Kompost etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kompost etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Cumartesi

DOĞAL VE UCUZ BİR MANTAR ÜRETİMİ

Yemeklik ve farklı lezzetler için kullanılan egzotik mantarlar; sağlık için ise kanser tedavisine destek olarak kullanılan tıbbi mantar çeşitleri çok iyi paralara satılıyor. Masraf ise neredeyse sıfır çünkü ısıtma, soğutma ve nemlendirme masrafı yok. Amerika'da ve Avrupa'da yeni, çok revaşta olan doğal mantar yetiştiriciliği şeklidir. Tamamen doğal ortamda ağaçlara aşılanarak yetiştirilen çeşitli mantar türleri vardır.   Sadece bir aşılama tohumu (klin ve misel) gerekiyor. Üstelik tek seferelik aşılama veya ekimi yapıldıktan sonra senelerce mantarları toplayıp hem kendiniz kulanırsınız hem de ticaretini yapar bol para kazanırsınız. Aşılama,ekim bilgisi veya Klin ve Misel (Mantar tohumu) sipariş vemek için detaylı bilgiyi alttaki adresten edinebilirsiniz.

MANTAR ÜRETİMİ İÇİN GEREKLİ BELGELER

Ticari anlamda mantar üretimi yapmak istiyorsanız aşağıdaki maddeleri yerine getirmeniz gerekmektedir.
1 - Vergi levhası ;
Ülkemizde ne iş yaparsak yapalım öncelikle maliye kaydımızın açılmış olması gerekmektedir. Yani vergi levhası almak ilk iştir. Maliyeye kayıt yaptırıp vergi levhasını almayan her iş yeri usulsüzlük yapmış olmaktadır. Ve bunun elbette cezaları vardır. Türkiye de mantar üretimi ve üretimcilerinin ( tahmini - ortalama )% 60 ı kayıt dışı, merdiven altı diye hitap edilen kesimdir.
Bulunduğunuz il - ilçe vergi dairesinden vergi levhanızı almanız demek; ürettiğiniz mantarları faturalı satmanız anlamına gelir. Bir çok otel, restaurant, yemek üreticileri, market ve şarküteriler ve pizza üreticileri aldıkları mantarlar için fatura talep ederler. Vergi levhamız olduğunda toptancı bir şirkete malı dökme olarak satıpta onların üzerinden yukarıda saydığımız işletmelere mal satma zemini ortadan kalkarak direkt çalışma imkanınız olacaktır. Ürününüzü direkt kendiniz pazarladığınızda kazancınız % 40 civarında artmış olacaktır ki bu bir üretici için çok çok ciddi bir kar oranıdır. Bir çok üretici ürünlerini toptancılara direkt ucuza sattığı için daha fazla kar'dan mahrum kalmaktadır. Gözlemlerimizle bu işin toptancılığını yapanlar üreticiler ile neredeyse aynı parayı hatta daha fazlasını kazanabilmektedir. Bu yüzden bu işi yapıyorsak vergi levhamızı alıp fatura kesebilmeliyiz. Ülkemizde bir şahıs şirketi kurulumu 200 tl ile 400 tl arasında değişmektedir. ( mali müşavirler ve noter masrafları küçük değişiklikler gösterebiliyor.)
2 - Belediye ruhsatı;
Ülkemizde hangi ilde hangi ilçede veya köyde olursanız olun bir üretim - alım satım -vs.. yani bir ticaret söz konusu ise o ticaretin yapılacağı mekan için mutlaka bağlı bulunduğu belediyeden iş yeri açma ruhsatı alınmalıdır.
Mantar üretiminde belediyelerin size vereceği belgenin adı ; "Kültür mantarı üretimi" ruhsatıdır. Bu ruhsatı alabilmek için üretim yapılacak yer yani mantarhane çok önemlidir. Bina altı, boş müstakil depo, ahır, açık alana çadır veya sera, bir binanın çatısı vs. Ruhsat alınmak istenen "mekan" ruhsat verilip verilmeyeceğini belirler. Örneğin ; Bir apartmanın bodrum katına istanbul da hiçbir belediye ruhsat vermemektedir. Ama size ait bir kaç katlı bir evin bodrum katına üretim ruhsatı alınabilinmektedir.  Müstakil yerlerde ruhsat almak çok daha kolaydır. Ama bu yer bir sanayi sitesinin içinde ise gıda maddesi üretildiği için belediye ve sanayi sitesi yönetimi bu duruma izin vermemektedir.
Köy yerleri veya tarımsal ilçelerde müstakil yerler, ahırlar, depolar mantar üretimine uygun hale getirilip kolaylıkla üretim ruhsatı alınabilinmektedir. Türkiye genelinde belediye ruhsatı için istenilen ücret m2 = 1.5 tl ile 2.5 tl arasında değişmektedir. ( belediyeden belediyeye farklılıklar göstermektedir ) Ruhsata gidildiğinde belediye vergi levhası da isteyecektir.
3 - Tarım, Hayvancılık ve Gıda Bakanlığı gıda üretim belgesi ;
Gıda üretimi için bakanlığın il - ilçe müdürlüklerine ruhsatı aldıktan itibaren 1 ay içinde başvurup gıda üretim belgesi alınması zorunluluğu vardır. Kanunen yeni yayınlanan tebliğde de ( 2015 ocak ) belediye ruhsatına muteakib 1 ay içerinde bu belgenin alınması gerekmektedir. Başvuru gerçekleştirilen sonra 100 ile 200 tl arasında bir masraf ile bu belge il - ilçe müdürlüklerinden verilmektedir.
4 - İSO - 9001:2008 Kalite Yönetim Sistemi , İSO - 22000:2008 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemi
Bu belgeler marketler, restaurantlar, oteller, pizza üreticiler, vs.. gibi işletmelerde tercih edilmenizi sağlar.
Çünkü bu belgeleri almış bir üretici denetlenmiş - daha profesyonel ürün üreten ve sertifikalı hammaddeler kullanan bir üretim yapıyor demektir. Yurtdışı akreditasyonu da ( 300 usd tutuyor ) yapıldığında ihracat için bu belgeler alıcı ülkeler tarafından yeterli görülmektedir. Bu belgeleri almak için üretimde ; 1 yıllık kayıtlı ve her aşaması takip edilen ve denetlenen bir süreç gerekmektedir. Belge başına 2.000 tl ile 3.000 tl'lik bir masraf söz konusudur.
5 - İTU Belgesi ( İyi tarım uygulamaları belgesi )
Ülkemizde şuanda sadece MİGROS marketlerinde istenilen bu belge de iso belgeleri gibi 1 yıllık bir süreç ile denetlenmiş ve takip edilmiş ve sertifikalı hammaddeler ile üretilmiş anlamına gelerek ürünümüzün değerini arttırmaktadır. İtu belgesi olan mantar üreticileri ürünlerini % 50 daha fazla kar oranı ile satabilmektedir.

Pazartesi

İşçiliği bırakıp mantar üreticisi oldu.

Günümüzde artık birçok insan kendi işini kurmaya başladı. SAMSUN'un Atakum İlçesi'nde 27 yaşındaki Yunus İpekçioğlu, bir tanıdığının tavsiyesi üzerine yüksek gerilim hattı işçiliğini bırakıp eski bir ahırda istiridye mantarı üretmeye başladı. İpekçioğlu, 1 yılda yaklaşık 10 ton istiridye mantarı üretti.
Samsun'un Atakum İlçesi Kayagüney Mahallesi'nde oturan ve yüksek gerilim hattında işçi olarak çalışan, bekar Yunus İpekçioğlu, bir tanıdığının tavsiyesi üzerine 1 yıl önce istiridye mantarı üretmeye karar verdi. 60 metrekarelik eski bir ahıra içinde talaş olan mantar kompostolarını hazırlayan İpekçioğlu, mantar üretimine başladı. Başarılı olmasının ardından yüksek gerilim hattı işçiliğini bıraktı. İpekçioğlu, 1 yılda yaklaşık 10 ton mantar ürettiğini belirterek şöyle dedi:
"1 ay kuluçka, 1 ay da sarım dönemi oluyor. Ondan sonra hasadı topluyoruz. Mesela koparttığımız mantardan,15 gün sonra yeniden üretim yapabiliyoruz. Ortalama bir hasat döneminde 1.5 ton mantar alıyoruz. İstiridye mantarının toptan satışının kilosu 7-8 liradan, perakende de kilosu 10 liradan satılıyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr. Ümit Serdar hocamızın tavsiyesiyle bu işe başladım. 60 metrekare bir alan için bana yaklaşık 12 bin TL maaliyeti oldu." İpekçioğlu, ürettikleri mantarı genellikle otellere sattıklarını ve toptancılar aracılığıyla İstanbul'a gönderdiklerini dile getirdi.





Çarşamba

Genç Çiftçiler Mantar Yetiştiriciliğini Sevdi.

Ülkemizde mantar yetiştiriciliği oldukça yaygın olmasına rağmen belirli bir sermayesi olmayan yetiştirici adayları yetiştircilik yapamayorlardı.  TC Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından sunalan genç çifti projesi ülkemizde işsiz gençleri oldukça sevindirdi. Osmaniye’nin Merkez Akyar Köyünde Genç kadın çiftçi 100 metrekarelik alanda mantar yetiştirmeye başladı. Osmaniye’nin Merkez Akyar Köyünde Genç Çiftçi Hibe Projesinden faydalanarak 100 metrekare alanda mantar yetiştirmeye başlayan Genç Kadın Çiftçimiz Zeliha Bozdoğan mantar hasadına başladı. Eylül ayının başında 2 odada toplam 700 kompost katılarak üretime başlanan mantarhanede konusunda uzman teknik ekipler tarafından bakım uygulamaları ve hasat konusunda bilgi verildi.

Kadın çiftçiye sulama, iklimlendirme, hijyen konularında mantarhanede uyulması gereken kurallarla ilgili Mantarhane sahibi Zeliha Bozdoğan bu işi severek yaptığını, evden uzaklaşmadan aile bütçesine katkı sağlayabileceğini, pazarlama sıkıntısı yaşamadığını ve talebin artmasından dolayı işletmesini büyütmeyi düşündüğünü söyledi. Osmaniye’de son zamanlarda vatandaşlar tarafından yetiştiriciliğine büyük ilgi duyulan mantarcılık konusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından da bir kurs açılması planlandığı bildiriliyor.

Osmaniye’de 24-28 Ekim 2016 tarihleri arasında Halk Eğitim Merkezi ile ortak açılacak kursta vatandaşların ihtiyaç duyduğu bilgiler teorik ve uygulamalı olarak aktarılarak kursu başarı ile bitirenlere katılım belgesi verileceği belirtildi. Mantar yetiştiriciliğinin uzmanlık ve hassasiyet isteyen bir konu olduğundan gerekli bilgiye sahip olmadan yetiştiriciliğe başlanmaması gerektiği kaydedildi.
KAYNAK: MEDYA GAZETE

Pazartesi

Bal Mantarı (Armillaria Mellea-Honey Fungus)

Latince adıyla Armillaria genus olarak bilinen ve ülkemizde sadece mantar yetiştiricilerinin bildiği ama yetiştiricilerin nasıl yetiştirilir hakkında bir bilgi sahibi olmadıkları bal mantarı sınıfına dahil birçok mantar türü bulunuyor. Bilim insanlarının son yıllarda ne kadar geniş alana yayılabildiğini keşfettikleri bal mantarı, artık dünyanın en büyük canlı organizması olarak  kabul ediliyor. 4 kilometre çapında bir alana yayılan bal mantarı, yoğunlukla ABD’nin Oregon bölgesinde Blue Mountains dağlarında bulunuyor. Bu mantarlar koloni oluşturarak etraflarındaki ağaçları ve odunsu bitkileri öldürüyor.

Yer üstünde görülen sarımsı kahverengimsi topaklar aslında çok daha büyük organizmaların meyvesi. Yer altında ise siyah ayakkabı bağı şeklinde uzantılar, üzerine yerleşip beslenecekleri yeni bitkiler bulmak için geniş bir alanda ağ oluşturuyorlar. 1998’de ABD Orman Hizmetleri’nden bir ekip, Oregon’un doğusunda Malheur Milli Parkı’ndaki ağaçların neden kuruduğunu araştırmaya koyuldu. Kuruyan ağaçlardan alınan örnekler hemen hemen hepsinin bal mantarı istilasına uğradığını gösterdi. Bu sınıfa ait mantarlar genetik olarak benzer olduğu için birleşip bir tek gövde oluşturabildikleri görüldü. Kuruyan 112 ağacın 61’inde bulunan mantarların aynı organizmadan yayıldığı ve bu mantarların 1900 ila 8650 yaşında olduğu tespit edildi.

Tirmit Mantarı (Lactarius Volemus)

Tirmik mantarı ağaç meşçerelerinde özellikle kayın ormanlarında ve sınırlarında, bazen çam meşçerelerinde gelişir. Gençken yumuşak, beyaz, olgunlukta sünger gibi, katı ve açık sarıdır, daha sonra yavaş yavaş kahverengi lekelilik kazanır. Şapka ile aynı renkte veya birazcık daha açık, şapka tarafındaki birkaç santimetrelik kısımda sarımsı, diğer kısımlarında kırmızımtırak kahverengi renktedir.

Şapka

5-15 cm kadar büyüklükte, kuru ve et gibidir, hiçbir zaman yapışkan olmaz. Gençken yarım küre şeklinde tümsek olup olgunlaşınca açılır ve derin olmayan huni şekline dönüşür, üst tarafı düzensiz, dalgalı gibi bir hal alır. Kenarı başlangıçta içeri kıvrıktır, daha sonra düzensiz olarak dalgalı olur. Gençken sarımtırak kahverengi olgunlaşınca kırmızımsı kahverengi olan mantarın iki formu vardır: Kırmızı kahverengi tipi, iğne yapraklı ağaç ve kayın ormanlarında yosunlar arasında gelişir, ateş sarısı tipi yalnızca kayın ve meşe ormanlarında bulunur.

Lameller

Gençken sarımsı beyaz turuncu, olgunlaşınca sarı açık kahverengidir, dokunulduğunda kahverengi olur. Bol miktarda beyaz sıvıya sahiptir. Oldukça sık olup sap üzerinde az olarak aşağı devam eder.

Sap

12 cm kadar uzunlukta ve oldukça kalın, sağlamdır. Mum gibi bir örtüsü vardır. Şapka ile aynı renkte veya birazcık daha açık, şapka tarafındaki birkaç santimetrelik kısımda sarımsı, diğer kısımlarında kırmızımtırak kahverengi renktedir.


Etli Kısım

Gençken yumuşak, beyaz, olgunlukta sünger gibi, katı ve açık sarıdır, daha sonra yavaş yavaş kahverengi lekelilik kazanır.

Spor İzi

Çok açık kırmızımtırak sarıdır.

Yetişme Yeri ve Zamanı

Temmuz ve Eylül arasında yapraklı ağaç meşçerelerinde bilhassa kayın ormanlarında ve sınırlarında, bazen çam meşçerelerinde gelişir.
Badem gibi latif tadı, balık gibi kokusu vardır. Kolay tanınabilen bir mantardır, bilhassa bol miktarda çıkarılan beyaz sıvısı ile iyi ayırt edilebilir, bu sıvı çok lezzetlidir, renk değiştirmez ve balık kokusundadır. Taze mantar kesildiği zaman bol miktarda beyaz sıvısı akar, halbuki kuru ve yaşlı numunelerde bu özellik yoktur, yani yaşlı mantar numuneleri beyaz sıvıdan yoksundur.
Salamura edilmiş balık gibi olan kokusu, mantar numuneleri öldükçe artar. Yenilebilen iyi bir mantardır, hatta çiğ olarak bile emniyetle yenebilir. Tuzlanıp baharatla muamele edildiği, sıcak yağda kızartıldığı zaman çok lezzetli olur. Kızartılırken lamelleri yukarı gelecek şekilde tavaya konulmalıdır. Çorbalar için de iyidir. Bununla beraber, tadı çok acı olan ve şapkasının ortasında konik bir çıkıntı bulunan Lactarius rufus ile karıştırılmamalıdır, bu mantar zehirli değildir fakat yenmesi lezzet bakımından tavsiye edilmez. Bir lezzet denemesi yapmak üzere latif olduğundan emin olmak için küçük bir parça çiğ olarak tadılabilir.

Çörek Mantarı (Boletus Edulis)

Bu yazımızda sizlere daha ülkemizde rastlamadığımız ve dolayısı ile mutfaklarımızda görmediğimiz çörek mantarını tanıtacağız. Çörek Mantarı (Boletus edulis), Boletaceae familyasındandır. Bolet latincede “üstün mantar”, edulis’te “yenebilen” anlamındadır. En beğenilen mantarlardan biridir. Ülkemizde henüz yetiştiriciliği yapılamayan bu mantar türü, özellikle Fransa mutfağında çok kullanılmaktadır.

Bolet Mantarının Yetişme Yeri ve Zamanı

Hazirandan Ağustosa ve Eylülden Kasıma kadar yapraklı ağaçlardan meşe, huş, bilhassa kayın, iğne yapraklılardan çam, bilhassa genç ladin meşçereleri altında ve çevresinde, oldukça asit karakterde topraklarda, ormandaki yol kenarlarında, orman sınırı boyunca, yaprak çürüntüsü üzerinde ekseriyetle çok sayıda bazen tek tek görülür. Hoş kokusu ve fındık gibi, mülayim, hoş ve lezzetli tadı ile yenilebilen en iyi mantarlardan biridir. Kurutularak veya yağ içinde saklanabilir.
Bolet Mantarı, akşam hava karardığında büyüme sürecine girer ve sabah güneş doğduğunda büyümesi durur. Bu mantar ortalama sekiz saatte büyür, bu gün kesim yapılan yerde yarın sabah tekrar yetişir. Boletlerin büyümesinde Ay’ın etkisi büyüktür. Ay’ın ilk ay döneminde başlarlar büyümeye, dolunayda en büyük hallerine gelirler.

Salı

Yeni Bir Tür [Türkiye’nin Endemik Mantarları]: Kestane Mantarı

Kestane Mantarı, kestanenin dış kabuğunda yetişiyor. Türkiye’de ve dünyada  yeni keşfedilen bu mantar türüne, İzmir’in Ödemiş ilçesine bağlı Bozdağ beldesindeki kestane ormanında rastlandı. Dünyada ilk defa görülen bir mantar olduğu kaydedilen mantara kestane bitkisinin dış kabuğunda yetiştiği için keşfeden Türk bilim adamları heyeti tarafından ‘Marasmius Castaneophilus‘ ismi verilmiş.
Muğla Üniversitesi (MÜ) Mantar Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Işıloğlu, yeni mantarın bilimsel değerinin büyük olduğunu söyledi. Prof. Işıloğlu, MÜ Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Solak ve Yrd. Doç. Dr. Hakan Allı ile birlikte keşfettikleri türün çalışmalarını tamamladıklarını ve uluslararası bir dergide yayımlandığını belirtti.
TÜBİTAK tarafından desteklenen araştırma projesi kapsamında Ödemiş’te yapılan arazi çalışmaları neticesinde mantarı, kestane meyvesinin dış kabuğu üzerinde keşfettiklerini anlatan Prof. Işıloğlu, “İngiltere’deki bazı bilimadamlarıyla beraber mantarın üzerinde yaptığımız bir yıllık laboratuvar çalışmaları neticesinde, bunun yeni bir tür olduğuna karar verdik. Kestane meyvesi üzerinde yetiştiği için ismini ‘Marasmius Castaneophilus’ koyduk. Çalışmalarımız, alanında oldukça önemli bir yere sahip olan uluslararası ‘Mycotaxo‘ dergisinde yayımlandı.” dedi.
Mustafa Işıloğlu, buldukları mantarın sonbaharda yetiştiğini, yenmeyen bir cins olduğunu ve ticari değeri bulunmadığını belirterek, bilimsel değerininse çok büyük olduğunu vurguladı.

Shiitake için Tohumluk Misel Üretimi

Misel üretiminde ilk önce anaç mantarların seçimine dikkat ediyoruz. İki hedef için seçilecek olan mantarlar taze, farklı tipik özelliklerini gösteren, hastalıksız, yarası olmayan, şapkasını açmamış olmalıdır. Bu şekilde seçilen mantarın sapı bir miktar kesildikten sonra steril kağıt, cam ya da alüminyum folyonun üzerine konularak 24°C’de etüvde inkübasyona bırakılır ve 2-3 gün sonra lamellerden dökülen sporların bulunduğu kağıt, olası virüs hastalıklarını önlemek amacıyla petri kabının içinde yine etüvde 70°C de bir saat tutularak aşılamaya hazır hale getirilir. Saf kültürün hazırlanmasında ikinci aşama besin ortamlarının hazırlanması ve sporların aşılanmasıdır. Shiitake sporlarının çimlenmesi ve misellerin gelişmesinde saf kültür besin ortamı olarak birçok ortam kullanılabilmesine karşın burada misellerin gelişmesi için son derece uygun bir besi yeri olan sadece PDA ortamının hazırlığından bahsedilmiştir
Buna göre; 300 gr soyulmuş ve dilimlenmiş patates 1.5 lt su içinde bir kapta kaynatılarak haşlanır ve süzülür. Ardından 20 gr dextroz ile 20 gr agar ilave edilip süzüntü 1 lt’ye tamamlanıp pH’sı 6.0-7.0’ye ayarlandıktan sonra tekrar ısıtılarak kaynama noktasında, petri kaplarına doldurularak otoklavda 121°Cde 25-30 dakika sterilize edilir. Sterilizasyon sonrası kaplar steril aşılama kabinine alınarak burada ortamlara soğuduktan sonra ok uçlu bir iğneyle spor aşılaması gerçekleştirilir. Aşılamada kullanılacak 2. bir yol ise doku kültürü yöntemidir. Bu amaçla steril kabine alınan mantar elle koparılarak ikiye ayrılır ve iç dokudan alınan 0.5 xl.O cm ebadındaki bir parça yine petri kaplarındaki ortamlara aşılanır. Aşılama sonrası kültürler 24 °C deki iklim dolabında inkübasyona tabi tutulur ve yaklaşık 2-3 gün sonra sporlarda çimlenme başlar, 7 ile 9 cm çapındaki petrilerde gelişme 20-25 günde tamamlanmaktadır ve süre sonunda besin ortamının üzeri pamuk gibi Shiitake nin miselleriyle kaplanır.

Tohumluk Miselin Hazırlanması Yukarıda açıklanan şekilde hazırlanan miseller doğrudan üretimde kullanılamaz. Bunun en önemli nedeni ağar maddesinin çok pahalı oluşunun yanında, agarlı ortamın yetiştirme ortamlarına ekimi sırasında enfeksiyon riskinin daha yüksek oluşudur. Shiitake mantarının tohumluk misellerinin hazırlanmasında sardırma materyali olarak daha çok dal parçaları, talaş ile buğday, çavdar, darı gibi hububatların danelerinden yararlanılmaktadır. Tanegoma adı verilen ve meşe, kavak gibi ağaçların dallarından 1-1.5 cm çapında, 1.5-2.0 cm uzunluğunda çubuk şeklinde kesilen dal parçalarıyla talaş ortamı kültür kütüklerinin, hububat danelerinden hazırlanan miselleri ise sentetik ortamların aşılanmasında kullanılmaktadır. Dal parçalarının sterilizasyondan 1 gün önce suda bırakılması nem düzeylerinin artması bakımından varalı olacaktır. Kültür kütüklerinde talaş miseli tercih etmenin nedeni, hububat danelerine sardırılmış miselle yapılan aşılama sonrası karınca ve böcek gibi zararlıların hububatı yemesi ve aşılamanın etkinliğinin ortadan kalkmasından ileri gelmektedir. ‘ Talaş miseli hazırlamada pratik olarak 4/5 meşe talaşı+ 1/5 buğday kepeği kullanılabilir. Kuru kuruya iyice karıştırılan maddenin pH durumuna göre gerekli kireç ilavesi yapıldıktan sonra nem oranı % 60-65’e çıkarılmalıdır. Karışım; talaşın suyunu 1-2 saat emmesini sağladıktan sonra kullanılmalıdır. Dane miselin hazırlanmasında ise, işletmenin ihtiyacına göre değişmekle beraber burada 10 kg’lık bir miktar esas alınmıştır. Buna göre bir kaynatma kazanında 15 lt su kaynadıktan sonra 10 kg buğday haşlanır. Buğdayın haşlanma miktarı az olmamalı, ancak aşırı kaynatılmayla da buğdaylar patlatılmamalıdır. En iyi kaynatma süresi buğdayın yemeklik patates haşlanmasında olduğu gibi kabuklarının soyulmayıp ancak iç kıvamının yenecek hale geldiği zaman kadardır. Bu şekilde haşlanan buğday bir elekte süzülür ve içerisine kireçle çamurlaşmayı önlemek için 1-2 kg alçı ilave edilir.

Yukarıda açıklanan şekilde hazırlanan her üç materyal de 1-1.5 lt’lik cam şişe veya kavanozlara ya da polipropilen torbalara 2/3 oranında doldurulup ağızları pamukla mühürlendikten sonra otoklavda 1.5-2 saat sterilize edilir. Sterilizasyon sonrası şişeler steril aşılama kabinine getirilir. Burada UV ışığı altında 1 gün bekletildikten sonra daha önce hazırlanmış saf kültürlerden alınan yaklaşık 1-1.5 cm’lik misel gelişmiş agar parçaları şişelerin ağzı hafifçe açılarak ortamlara aşılanır. Her bir şişeye iki kültür aşılama, misellerin kısa sürede sarması bakımından daha iyidir. Aşılanması tamamlanan şişeler 24°Cdeki iklim dolabı veya odasında inkübasyona tabi tutulur ve şişe büyüklüğü ile kullanılan ortamın miktarına bağlı olarak 20-30 gün içerisinde miseller tamamen gelişecektir. Bu şekilde hazırlanan ortamlar ” ana kültür ” (tane misel için) adını almakta, yetiştirme ortamlarının direkt aşılanmasında kullanılabilmesine rağmen içinde bulunan agar nedeniyle pahalıya satılmakta, aslında ana kültürler yeni tohumların üretilmesinde yer almaktadır. Bir ana kültür şişesinden 50-60 yeni şişe aşılanabilmekte, bu aşılanan şişeler de yine ana kültür gibi değerlendirilerek, aşılandığında 2500-3000 adet yeni tohumluk misel şişesi hazırlanabilmektedir. Ancak, sürekli alt kültür yapma misellerde dejenerasyon olması sebebiyle de tercih edilmemeli, 3-4 alt kültürden sonra yeni saf kültürlerle çalışılmalıdır. Shiitake tohumluk miselleri hemen kullanılmayacaksa +4°C’de buzdolabı koşullarında saklanmalıdır. Saklama süresi 3-4 aydır ve bu sürenin sonunda hububat danelerinde yumuşamaya paralel olarak misellerde yaşlanma görülecek ve tohumlar elden çıkacaktır. Sırasıyla talaş misel ile odun parçalarındaki misellerin saklanma süresi biraz daha uzundur. Saf kültürlerde +4°C’de muhafaza edilmelidir. Cam tüplerde hazırlanan ortamların petri kaplarında hazırlanan ortamlara oranla dayanımları daha uzun olup, petri kaplarının etrafı plastik filmle çevrilse bile içinde bulunan besi yerlerinin zamanla kuruması nedeniyle bu saf kültürlerden de zamanla alt kültür yapmak faydalı olacaktır.

Genç Çiftçi Sonuçları Açıklandı

Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Programına 450 milyon lira bütçe ayrılarak üç yıl boyunca sürdürülecek projeye yoğun bir katılım olmuştu. Bugüne kadar başvuru yapan 378 bin genç çiftçi sonuçların açıklanmasını heyecanla bekliyordu. Ağırlıklı olarak hayvancılık alanında başvuru yapılmıştı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi Programı 13 Nisan'da başlayan başvuruların sonuçları açıklanma tarihi belli oldu. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre; Genç Çiftçi Kazananların İlan Tarihi 27 Haziran - 1 Temmuz tarihleri arasında duyurulacak. Kazanan Genç Çiftçilerle sözleşme 11 Temmuz - 15 Temmuz tarihleri arasında imzalanacak. Kazanan genç çiftçilerin isimlerini gencciftci.tarim.gov.tr adresinde kontrol edebilecekler.

Perşembe

Müşterim - Bodrum

Merhaba
Size Muğla’dan yazıyorum( Bodrum Turgutreis). 
Bundan yaklaşık olarak 10 ay önce bizde kayın mantarı üretimi yapma fikri oluştu ve araştırmalara başladım. İnternet, kataloglar,  bazı TV kanallarında araştırdım. Bu arada mantar yapan firmalarla da görüştüm ve birçok firmayla yüz yüze görüşmek için randevu aldım.
Görüştüklerim arasında ABDULLAH KONAK'ın bu konuda daha bilgili ve yardım etmeyi seven bir kişi olduğunu gördüm ve ondan bana bu konuda yardımcı olmasını istedim. Kendisi de memnuniyetle kabul etti ve çalışmalara başladık. Ben 100m2'lik iki tane oda kurdum üretime ABDULLAH KONAK'dan aldığım kompostlarla başladım kuluçka döneminde günde iki üç kez beni arayıp soruyordu. Kompostlar hakkında sürekli bilgi aldı. Bana da yapmam gerekenleri aralıksız aktarıyordu. Bunun neticesinde kompostlarımız tam zamanında sarımı tamamladı ürün vermeye başladı. Ürünlerimi satmak içinde bana birçok alıcı buldu. Daha ne diyebilirim ki. ALLAH razı olsun. Teşekkürler